NASA’nın 1969 yılında yürürlüğe girmesi Apollon göreviyle birlikte Neil Armstrong, Ay’a ayak basan ilk insan oldu. O genişleme bu zamana da komplo teorilerinin ürettiği kişiler, bunun sürekli sahte olduğunu, adeta bir filmmiş gibi kurgulandığını savundu. Hem de bunu yaparken birbirinden farklı argümanlar(!) kullandılar.
Kendi argümanlarını sunarken bir yandan da gördüklerini sorgulayan bu kişiler, “madem bu görev yapıldı, kalıntıları neden bugün göremiyoruz, neden bayraklar salonu orada değil mi?” gibi sorularla şifreleme ortaya çıkıyor. Gelin bu konuyu hep birlikte aydınlatalım.
Genellikle, bayraklar ve gönderiten kalanlar orada dolaşıyorlar.
Apollo 11 kuşak bölgesi / NASA
“Bunu nereden alıyorlar?” diye merak edenlerimiz doğal olacaktır. Alıcı bilgilerimizin kaynağı, Ay’ın yörüngesinde bulunan ve dünyanın gezegenin detaylarını Dünya’ya aktarmakta olan Ay Keşif Yörünge Aracı (LRO) isimli uzay aracı.
Söz konusu araç, eski yıllarda Ay’a dikilen bayrak gölgesini ve astronotlar tarafından Apollo görevinde bırakılan yakalanarak yakalandı.
Apollo 17 kuşak bölgesi / LRO
Ancak biz böyle söylediğimizde resepsiyon bayrak fotoğraflarının canlanması. zira LRO’nun yakaladığı görüntülerde sadece bayrak gölgesi göze çarpıyor. O da sadece pikseller halinde.
Peki neden bayrağın kendisini (ya da artık yanından ne kaldıysa onu) göremiyoruz?
Sorunun cevabı basit; çünkü bayrak hem küçük hem uzakta. Ayrıca iletim yoluyla bu bayrak yere serilmedi. Onun yerine Ay’ın yerine getirilmesi dikildi. Bu da LRO ile de baksak kendi teleskoplarımızla da baksak onu görmenin zor olduğu anlama geliyor
Zaten söz konusu bayrak, üstteki görsellerde bu yüzden gölgesi sayesinde fark ediliyor.
Tamam da yok mu bizde şöyle güzelinden büyük bir teleskop? Buradan diğer gezegenleri, hatta galaksileri bile görüyoruz. Ayın söylediğin savaşın şurası
Keck Gözlemevi
Maalesef o işler öyle olmuyor. Uzaya çıktığımızda, Söylediğimiz gibi Ay, öncesinden şurasıymış gibi görünüyor. Fekat bu, Ay ile aramızda 350 ile 400 bin kilometre kadar olduğu mesafe gerçeğini değiştirmiyor.
Bu mesafe yetersizliğimiş gibi bir de üzerine dik şekilde yaymak 125cm Bir bölgeyi görmek istiyorsanız Hubble’dan bile fazlasına ihtiyacınız var.
Hatta James Webb Teleskobu bile bu iş için gereken ölçülerin yönetimini bile geçemiyor.
Gran Telescopio Kanaryalar
Şu an Dünya’da bulunan en büyük teleskop, 10,4 metrelik ana ayna çapıyla Gran Telescopio Canarias (GTC). Hubble’da ise bu çap, 2,4 metreye düşüyor.
James Webb Teleskobu
Bize çok sayıda yeni kapı açan James Webb Teleskobu ise 6,5 metrelik ana ayna çapına sahip.
Ama bizim sözümüzün olduğu bayrağı görebilmemiz, daha doğrusu ayırt edebilmemiz için 200 metre yüksekliğindeki aynası olan bir teleskoba muhafazası var.
8,2 metrelik teleskopik aynası
Sadece bu da değil. Bu teleskobu söz konusunu boyutasak iletmek bile bayraklar sadece bir piksel olarak yapılandırmak. Çözünürlüğü (ve potansiyel boyutunu) artırmak için de buna yönelik olarak bu teleskobu donatmak zorunda. Ancak Ay’daki bayrakları görmek istiyorsanız kabaca ihtiyacınız olan donanım bu şekilde.
Meraklı olanlar, tartışmalar Matematiğine buradan ulaşabilirsiniz. Hesapların sadece ülkesine bakmak için yuvarlanarak hamle belirtelim. Peki siz, zaten orada olduğunuzu biliyor ve kabaca gördüğünüz bir bayrak görmek için bu kadar masrafa ve uğraşa girersiniz?
Peki galaksileri nasıl görüyoruz?
Galaksiler için bunu mümkün kılan şey, uzakta olduğundan uzakta koca koca birlikte yaşayabilirler. Buna ek olarak parlak varoluşlar da teleskoplar tarafından görülmelerine katkı sağlıyor.
Ay ise bu devasa yapının yanında küçük ve karanlık kalıyor.
İLGİLİ HABER
Ay, Nasıl Oluyor da Gündüz Vaktinde Bile Kendini Gösterebiliyor?
Konuyu Düşündüğünüz yorumların olduğu yerleri paylaşmayı unutmayın.
Yorum Yaz