e
sv

Depremleri Tetiklemesi En Olası İnsan İcadı: Dev Barajlar

avatar

OyunHaberleri

  • e 0

    Mutlu

  • e 0

    Eğlenmiş

  • e 0

    Şaşırmış

  • e 0

    Kızgın

  • e 0

    Üzgün

Konu deprem olunca büyük sınırlar içinde ilk olarak fay hatları gibi jeolojik gerçekler ve komplo teorileri gelirken, aklımıza pek gelmese de bir o kadar etkili olabilecek bir factorden daha fazla bahsetmek mümkün.

Celâl Şengör, yaklaşık 5 yıl önce Teke Tek’te “deprem silahları” hakkında bazı sorular yanıtlamıştı. Yayının konusu, insanoğlunun elindeki mevcut teknolojilerden hangilerinin depreme sebepleri olabilirdi.

Deprem silahlarının birer komplo teorisi bulma üzerini çizen Celâl Şengör, günümüzdeki imkanlarla depreme sebep olması en olası insan icadının barajlarına değinmişti. Bu varsayımın doğruluk payı ne kadardır, bilimin ve bilim insanlarının bize sundukları kaynakları kısaca inceleyelim.

Araştırmalara göre barajlar, gerekli önlemler alınmadığında gerçekten de deprem riskini ciddi şekilde artırabiliyorlar.

Çin'den bir baraj örneği

Bazı barajların üzerine kurdukları su dayanma tabanları, böyle bir işe girişmek için yeterince yararlanılamıyor.

Suyun biriktirdiği yaprak akiferler (görselde üstte kalan kısım), tabanın yumuşak olması durumunda yer kabuğuna normalde olduğundan çok daha fazlası baskı ve baskı uygularlar.

Biriken su, kimi zaman tabanın da çalıştırmalar içindeki taş katmanları ve fay hatlarını aşındırır. Sonrasında bu taş katmanlar ve fay hatları, yerlerinden daha fazlası ve daha hızlı çalışmaya başlarlar. Bu normal olarak daha yavaş kımıldayan fay hatları, önlerindeki taş katmanlar yumuşamaya gittiklerinden daha rahat hareket ederler ve depremlerin hem ağırlığı, hem de ağırlığı ağır olur.

Pakistan’da belirli aralıklarla yaşanan aşırı yük depremler, bu argümanı ve bilimsel gerçekler doğru nitelikte.

2005 depremi sonrasında Pakistan'da bir yerleşim

Pakistan’ın büyük bir kısmı, ülkenin dar ve kurak coğrafyası gereği hem İndus Nehri’nin yataklarında, hem de barajlara yakın yaşamak zorunda. 230 milyonu aşkın nüfusu olan bu ülkenin, bir o kadar enerjiye de ihtiyacı var. Bu alanlarda yerleşim alanları, tarım alanları, kuyular, madenler, barajlar, fabrikalar ve sanayi, bölgeleri mecburen dip dibe inşa ediliyor.

Oluşan durum, tahmin edileceğiz üzere, trajik felâketlerle dolu bir afet geçmişi. 1935’te Belucistan bölgesinde yaşanan bir depremde hayatını kaybedenlerin sayısı 50-60 kutu mahalleydi. 2005’te Azad Keşmir bölgesinde yaşanan bir başka depremde ise hayatını kaybedenlerin sayısı 87 kutu yakınındayken, yaralananların sayısı 75 binleri yaşadıklarıtu. Depremden etkilenmeyenler ise deprem sonucu üst üste yaşanmış sel, erozyon ve benzeri doğal afetlerden hayatlarını kaybetmişlerdi.

Pakistan'daki Rawal Barajı

Yaşayan tüm bu kuşağı asıl kaynağı, gezegenimizin akım gücü ve etkisi en fazla olan nehirlerinden İndus Nehri’nin üzerinde oluşan barajlar. Nehir çevresi yaşam maliyeti ve barajların nehir tabanlarını düzenli aşınmadırmaları, Pakistan’ı bu atık su tahliyelerine oturtmuştur.

Su harcanan oransız kullanımlarının ya da dikkatsizce belirli yerlerdeki depolanmalarının sebep oldukları felaketler, sadece barajların sebepleriyle ilgili değildir.

Cakarta, düzenli olarak batan bir şehir

Benzer bir durum, yer kabuğunun içlerinden fazla su pompalanınca ve nehir yataklarına yerleşimler kuruluşca da yaşanabiliyor.

Fazla su pompalanması elektrik fazla güçsüzleştirilmiş zeminler, depremlere ve erozyonlara karşı kalıntılar kalır. Bunun en iyi örnekleri, her yıl birkaç santim zemine batan Endonezya’nın başkenti Cakarta ve Meksika’nın başkenti Meksiko. Çakarta her yıl 5 santimetre zemin batarken, Meksika her yıl 50 santimetre zemin batıyor.

Bu şehirlerde içme suyuna kuyularla bağlantı ve dışarı pompalamak yaygın pratikler. Yerdeki su kaynakları azaldıkça ve nehirlerden akan sular barajların akiferlerinde biricikçe bu şehirlerin zeminleri ve nehir tabanları, sırasıyla hem çöküyor hem de fazla yumuşuyor.

Tüm bu sorunlar için akla gelen ilk ilke çözümü, yerleşimleri barajlara uzaklaştırmak ve barajlara yakın kurulan yerleşimlerin yumuşayan zeminden etkilenmemesi için gereken önlemleri almak.

Celal Şengör

Celâl Şengör, 2009 yılında bu yana bu konuda net bir görüşe sahip: “Artık baraj inşa etmeyin!”. Ancak insanların enerji gereksinimleri, nehirlere yakın yaşamaları ve barajların deprem riskli bulunmayan düz alanları inşa edilemeyecek gibi durumları göz önüne alınırsa, yeni barajlar inşa edilmemesinin veya insanların barajlarının çevresindeki yerleşimlerden alınmalarının mümkün olmadığını fark etmek pek zor değil.

Diğer bilim insanlarının ve uzmanlarının mevcut farklı çözüm önerileri şöyle:

  1. Barajlara yakın yerleşimlerde ağaçlandırmalar yapılmalı ve binalar çok güçlendirilmelidir.
  2. Yakınlarında bulunan barajların rezervleri, nehir çevresinde oluşan baskıyı önleme için belirli bir doluluk sınırını aşmamalı. Su için büyük talep olmadığı sürece baraja fazla yüklenmemeli.
  3. Nehir yatağı pek sağlam olmayan nehirlerdeki barajlar yapılmalı, diğer kısımlara yeni barajlar kapatılmalı.
  4. Çok fazla kişi etkilenmeyecekse nehrin yönü değiştirilmeli, yeni nehir çevresine bir baraj kurulmalı.
  5. Barajların kullanımına devam edilmeli, ameliyatlar nükleer enerji gibi alternatiflere geçilmeli.

Türkiye’deki barajların çeşitliliği henüz tam olarak bilinmemekle birlikte, elde etmeye kadar en götürülmesi bazı araştırmaların gerçekleştirildiğine değinmemek olmaz.

Türkiye'deki bazı barajlar

İstanbul Teknik Üniversitesinden Prof. Dr. Haluk Eyidoğan, 2017’de Atatürk Barajı’nın deprem tetiklediğine veya tetikleyebileceğine hakkında bir akademik yazı paylaşmıştı.

Sismoloji ve jeofizik dallarında kalıntılarla ilgili ve 26 Eylül 2019 İstanbul depremini (5.8) tahmin etmesiyle bilinen Prof.

  1. Samsat Fayı, Adıyaman Fayı, Lice Fayı ve Çalgan Fayı’nın özellikleri, yakınlardaki barajların (ve gruplarının) güvenliği için incelenmeli.
  2. Özellikle baraja çok yakında bulunan Bozova Fayı, depremle olan ilişkisi açısından incelenmeli.
  3. aktivitelerini kaybetmesi için barajın 30 kilometrelik yarıçapını ölçecek bir sismograf kurulmalı ve verileri deprembiliminde değerlendirilmeli.
  4. Barajın su seviyesi değerleri ile ilgili bilgi temizliklerine son verilmeli ve Atatürk Barajı dahil olmak üzere çoğu barajımız, barajların depremle olan ilişkilerinin kullanılması için kullanılmalı.

Özetlemek gerekirse, depremlerin barajları tarafından tetiklenebilecekleri yaklaşımının bir doğruluk payı var ve çözüme ilişkin tartışmalar devam ediyor.

İLGİLİ HABER

Seveni Kadar Sevmediğini de Olan Ünlü Jeolog Celâl Şengör Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey

İLGİLİ HABER

Celal Şengör’ün Bile Full Çekemeyeceği Bu Coğrafya Sorularından Kaçını Bilebileceksin?

etiketlerETİKETLER
Üzgünüm, bu içerik için hiç etiket bulunmuyor.
okuyucu yorumlarıOKUYUCU YORUMLARI

Yorum yapabilmek için giriş yapmalısınız.